Val Kilmer'ın şu ana kadarki kariyerine bakıldığında, bunu büyütmesi bile bir mucize. Tabii ki yeteneğinden şüphe duymadığımızdan değil. The Doors'daki Jim Morrison gibi roller için yaptığı şey olağanüstüydü. Ancak Kilmer, 1984'te sahneye çıktığından beri bazı şüpheli kariyer seçimleri yaptı. Bahsetmeye gerek yok, her zaman A listesindeki bir ünlü için en iyi mizaca sahip değildi.
Bu tür şeyler kariyerleri erken bitirme eğilimindedir. Yine de, bir şekilde Kilmer, Hollywood'un tavrından ve seçiciliğinden bıkana kadar, en azından bir süreliğine, sürekli olarak büyük fırsatlara atıldı. Bu şeylerin yanı sıra, Kilmer'in büyük yapmasına şaşmamalı, çünkü bir zamanlar Hollywood'un en güvenilir aktörü olarak lanse edilirken, bunu hiç de böyle istemiyormuş gibi görünüyordu. Belki de bazı rolleri geri çevirmesinin ve tuhaf kariyer kararları almasının ardındaki mantık, yeni Val belgeselinde netlik kazanacak. Şimdilik, Kilmer'in Hollywood'un önde gelen adamlarından biri olmayı asla istemediği izlenimi içindeyiz.
İtibarı Yanlış Anlaşılabilir
Basitçe söylemek gerekirse, Kilmer zor olmasıyla ün kazanmıştır. Hollywood'daki çeşitli insanlar onu iğrenç olarak nitelendirdi ve The Island of Dr. Moreau'nun yönetmeni John Frankenheimer ve Batman Forever'ın Joel Schumacher'i de dahil olmak üzere en büyük projelerinden bazılarının yönetmenleriyle, Kilmer'in neredeyse kavgaya tutuştuğu Joel Schumacher ile tartıştı..
Öyleyse, yöneticilerin Kilmer'a zamanın en önemli rollerinden bazılarını vermekten daha az heyecan duyduklarına inanmak zor değil. 1996'da Entertainment Weekly, Kilmer'in Pelerinli Haçlı olarak görev süresinin sona ereceği duyurulduğunda, "Warner Bros. adına halkın tam bir sıkıntısının olmaması, Kilmer için bir şeylerin ters gittiğine dair kesin bir işaretti."
Hollywood, Kilmer'dan bıkmıştı. Makale, Kilmer'in erken kariyeri boyunca "çok yönlü bir lider adam olarak itibarını sağlamlaştırdığını" ve ardından Batman Forever ile "ticari uygulanabilirliğini" kanıtladığını açıkladı. Bu, Heat, The Island of Dr. Moreau, The Ghost and the Darkness ve The Saint'deki rollere yol açar.
Ancak bu etkileyici özgeçmişe rağmen, "Hollywood'daki birçok kişi, gişe getirisi ne kadar büyük olursa olsun, onunla çalışmaktan nefret ediyor."
Frankenheimer Kilmer hakkında şunları söyledi; "Val Kilmer'ı sevmiyorum, iş ahlakını sevmiyorum ve onunla bir daha anılmak istemiyorum."
Ancak Oliver Stone, Kilmer'in The Doors setindeki davranışından şikayet etmedi. Kilmer'in "işine tutkuyla bağlı olduğunu - yanlış bir yaklaşımla, onun sevmediğiniz bir yönünü görebilirsiniz" dedi. Kilmer kesinlikle bu yönünü birden fazla kez gösterdi. EW, "sorun çıkarmayı seviyor. Güçlü bir yönetmenle performans sergiliyor. Birinin yokluğunda bir sorumluluk haline gelebilir."
Tüm bunlara ek olarak, Kilmer son derece seçiciydi. Ya da öyle görünüyordu. Onunla Dr. Moreau Adası'nda çalışan Marlon Brando, bir keresinde ona, "Senin sorunun, yeteneğinle maaşını karıştırman." demişti. Ama mesele bu; Kilmer'in zirvesinde, ana akım gişe rekorları kıran filmlerden hiçbirini istemediğini ima eden işaretler vardı.
Genellikle Daha Küçük Rolleri Seçer
Kilmer, Francis Ford Coppola'nın 1983 tarihli filmi The Outsiders for Broadway'i geri çevirdi. Juilliard'dan mezun olduktan sonra Kilmer perdeyi değil sahneyi istedi. Böylece Kevin Bacon ve Sean Penn ile birlikte Slab Boys adlı küçük bir oyunun yapımına katıldı.
O zaman bile, kararını tam olarak vermemişti. Kilmer, I'm Your Huckleberry: A Memoir adlı kitabında Slab Boys'u almanın tam olarak onun tercihi olmadığını açıkladı, ancak Broadway'de oynama fırsatını kaçıramazdı."Eh, elbette, düşündüm ama tabii ki vazgeçtim."
Kilmer ayrıca Top Gun yapmak istemedi. New York Post'a göre Kilmer, filmin "savaş çığırtkanı" bir mesajı olduğunu düşündü ve senaryonun "aptalca" olduğunu düşündü. Ancak, "stüdyoyla sözleşmem vardı, bu yüzden gerçekten bir seçeneğim yoktu." Sette oyunculuk tekniklerinden bazılarını bile denedi ama onlar ona geri tepti.
Kilmer, Val belgeselinde "Tom'un karakteri ile ekran dışında benimki arasındaki rekabeti bilerek oynardım" dedi. Sonunda, başrol oyuncuları Tom Cruise ve Anthony Edwards ondan uzak durmaya başladı.
Bu tür roller yerine Kilmer, Stanley Kubrick'in Full Metal Jacket (videoya kaydedilmiş seçmeleri işe yaramadı) gibi filmlerde rol almak istedi ve bir kez daha Broadway'de oynamayı seçti. Kilmer'in de yazıp yönettiği Citizen Twain adlı tek kişilik sahne şovunda Mark Twain'i canlandırdı.2012'de şov ülkeyi gezdi ve 2019'da Kilmer Cinema Twain adlı bir film versiyonunu yayınladı.
No Starring'e göre Kilmer, Crimson Tide, Dirty Dancing, Dune, Flatliners, The Godfather: Part III, Röportaj ile the Vampire, The Matrix, Platoon gibi filmlerde çoğu başrol olan rolleri reddetti., Nokta Arası ve Se7en.
Yani, Kilmer'in büyük bütçeli Hollywood kariyerini gerçekten istememiş olabileceğini düşünmeden edemiyoruz. Bunu Kilmer'in kendi sözleriyle destekleyebiliriz. Reddit'teki bir Soru-Cevap sırasında Kilmer, geçmiş davranışlarından bahsetti. "Ben sadece oyunculukla ilgileniyordum ve bu, filmi ya da tüm parayı önemsemek anlamına gelmiyordu. Risk almayı severim ve bu genellikle paranın iade edilmemesini riske atmaya istekli olduğum izlenimini verdi, ki bu benim aptallığımdı. Bunu şimdi anlıyorum…Fotoğrafları daha iyi yapmaya çalışırken sık sık mutsuz oluyordum."
Onun bu kötü tavrı üzerine Kilmer, bunun sebebinin de "aptal insanlar" olduğunu söyledi. O sadece mümkün olan en iyi filmi yapmak istedi. Yanlış yoldan gitmiş olabilir, ama önceliği buydu. Ne yazık ki, Hollywood yöneticileri bunu fark etmedi ve Kilmer'in kariyeri bu yüzden battı. Şimdi, öyle görünüyor ki Kilmer her zaman istediği kariyere geri dönmeye çalışıyorsa.
